Sabah işe gidiş, akşam eve dönüş… Her gün binlerce insan aynı sıkışıklığın içinde saatlerce bekliyor. İstanbul, Ankara, İzmir fark etmiyor; büyük şehirlerde trafik artık sadece bir ulaşım sorunu değil, hayat kalitesini düşüren bir stres kaynağı.
Direksiyon başında geçirilen uzun saatler, hem ekonomik hem psikolojik olarak büyük kayıplara yol açıyor. Yakıt masrafı artıyor, sabırsızlık ve öfke patlamaları çoğalıyor, insanlar günün büyük kısmını yolda tüketiyor.
Trafik yalnızca zaman kaybı değil; aynı zamanda üretkenliğin azalması, aile hayatının zedelenmesi, hatta sağlık sorunları demek. Çünkü hareketsizlik, stres ve gürültü kirliliği, uzun vadede ciddi sonuçlar doğuruyor.
Çözüm için toplu taşıma yatırımları, akıllı ulaşım sistemleri, bisiklet yolları gündeme gelse de, artan nüfus ve kontrolsüz şehirleşme trafiği her geçen gün daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor.
Açık Soru:
Trafikte kaybolan saatlerimizi geri almanın zamanı gelmedi mi?


