Sosyal medyada yanlış bilgi hızla yayılıyor. Depremlerden seçimlere, sağlık haberlerinden günlük dedikodulara kadar her konuda sahte bilgilerle karşılaşıyoruz.
Devletler de buna karşı yeni yasalar çıkarıyor. Ama burada akla şu sorular geliyor:
– Bu yasalar gerçekten yanlış bilgiyi mi durduruyor, yoksa eleştirel sesleri mi susturuyor?
– Yanlış bilgiyle mücadele ederken, doğru bilgiye zarar verilmiyor mu?
– “Dezenformasyonla mücadele” bahanesi, özgür tartışmanın önüne geçmek için kullanılabilir mi?
Çünkü bir bilgiyi yanlışlayan ya da doğru ilan eden kim olacak? Devlet mi, sosyal medya şirketleri mi, yoksa halkın kendi aklı mı?
Belki de asıl mesele şudur:
Yanlış bilgiyle mücadele ederken, doğru bilgiye ulaşma hakkımızı kaybetmeyelim.


