Londra’da “Palestine Action” protestosuna katılan yaklaşık 900 kişi gözaltına alındı. Polis, kamu düzeni ve güvenlik gerekçesiyle sert müdahalede bulundu.
Ama bu olay şu soruları beraberinde getiriyor:
- Protesto hakkı, güvenlik gerekçesiyle nerede sınırlanmalı?
- Bir gösteriye katılan yüzlerce kişiyi gözaltına almak, kamu güvenliğini sağlamak mı, yoksa ifade özgürlüğünü bastırmak mı?
- Demokrasi, sokaktaki sesle mi güçlenir, yoksa güvenlik önlemleriyle mi korunur?
Güvenlik ile özgürlük arasındaki bu gerilim, sadece Londra’nın değil, tüm demokratik toplumların temel açmazı.
Ve belki de asıl mesele şu:
Bir toplum, kendi sesini susturarak mı daha güvenli olur, yoksa o sesi duyarak mı?


